Buy the dip nedir?

Anahtar Bilgiler 

• Buy the dip, bir hisse senedi ya da endekse değeri düşerken yatırım yapmaktır.  

• Buy the dip hisse senetlerini elde etme maliyetlerini azaltır ve düşük fiyattan alım yapan yatırımcılar iyi hisseder. 

• Buy the dip, tahminlerin tutmaması, garantili kazançları kaybetme olasılığı gibi gerekçelerle riskli bir stratejidir. 

• Buy the dip stratejisi uygulamak isteyenler bütçelerini sınırlamalı, düşüş oranlarını belirlemeli ve riskleri fark etmelidir.

 

Paparalı! Finans haberlerini ve ekonomi gelişmelerini takip ediyorsan, mayıs ve haziran aylarının Amerikan piyasaları için pek iyi geçmediğini görmüşsündür. Küresel borsalar yılın ilk yarısını tamamlarken Nasdaq şimdiye kadarki en büyük Ocak-Haziran dönemi yüzdelik düşüşünü kaydetti. Üç büyük ABD borsa endeksi, haziran ayını ve ikinci çeyreği negatif bölgede tamamladı. S&P 500 1970’den bu yana ilk yarıdaki en sert yüzde düşüşünü gördü. 

Elbette tüm bunların küresel ekonomik koşullarla ilişkisi vardı. Zira ABD son 40 yılın en yüksek enflasyonunu görürken, Euro bölgesi de aynı durumla karşı karşıya kaldı. Küçük bir not düşelim, bu yaşananlar seni korkutmasın, Amerikan piyasaları temelleri sağlam olan şirketlerden oluşur ve yatırımcı davranışları dönemseldir. Bazı yatırımcılar bu düşüşlerin geçici olduğunu düşünerek hisse senedi yatırımlarını sürdürür. Bu yazımızda tam olarak bu durumu anlatan bir kavramı, “buy the dip” davranışını konu edeceğiz.

Buy the dip nedir?

“Düşüşü satın almak” olarak Türkçeleştirilebilecek “buy the dip” kavramı, bir hisse senedi ya da endekse değeri düşerken yatırım yapmaktır. Bir hisse senedini fiyatı düştüğünde satın almak, hisse senedi önceki en yüksek seviyesine ya da daha fazlasına geri dönerse gelecekte kazanç elde etmek anlamına gelir. Düşüşü satın almak, genellikle kısa vadeli fiyat hareketlerinde tercih edilen bir davranıştır ve uzun vadeli yatırımla ilişkili bir strateji değildir.  

Buy the dip stratejisi nasıl çalışır?

Hisse senetlerinin değerleri, doğaları gereği ekonomik göstergelere göre değişir. Buy the dip stratejisini uygulamak isteyen yatırımcılar için en önemli konu, doğru zamana karar verebilmektir. Zira piyasalardaki ya da hisse senetlerindeki düşüşün ne kadar süreceği önceden tam olarak kestirilemeyebilir.

Bu noktada evrensel olarak geçerli sayılan ve yüzdelik değerle ifade edilebilen bir düşüş boyutu tanımlamak da çok mümkün değildir. Bu sebeple tasarruflarını kısa vadeli işlemlerle değerlendiren yatırımcıların tercih ettiği, piyasa düşüşlerini fırsata dönüştürmeyi amaçladığı bir stratejidir. Zira hisse senedinin düşüşü ne kadar büyük olursa, önceki seviyelere dönmesi durumunda kazançlar da artar. Fakat ilgili hisse senedinin önceki seviyelerine dönmeme olasılığı da her zaman vardır. Bu sebeple buy the dip stratejisi riskli bir stratejidir.

Buy the dip avantajları ve dezavantajları

Piyasaların veya ilgilendiğin hisse senetlerinin düştüğü zamanlarda hisse senedi satın alımı yapmanın dezavantajları, çoğu zaman avantajlarından daha fazladır.  

• Maliyetlerini azaltırsın. Düşüş sırasında satın alma kararı verdiysen, söz konusu hisse senedini elde etme maliyetin azalır. Maliyetleri azaltmak, genelde olası bir yükseliş durumunda kârı da en üst düzeye çıkarmak anlamına gelir.  

• Daha iyi hissedersin. Psikolojik olarak bir rahatlık içinde olursun zira ilgili hisse senedini daha ucuza satın aldığını bilirsin.  

Düşüşü satın almak gibi bir strateji izlemeye karar verdiysen karşı karşıya olduğun riskleri ve bu eylemin dezavantajlarını da bilmen gerekir.

• Tahminler tutmayabilir. Amerika piyasalarında 2007-2008 döneminde yaşanan finansal krizi ele alalım. Mortgage ve finansal hizmetler şirketlerinin hisselerinde önemli kayıplar yaşanan bu dönemde, fiyatların sonunda düşüş öncesi seviyelerine döneceği varsayımıyla buy the dip stratejisi izleyen yatırımcılar, Bearn Stearns ve New Century Mortgage gibi şirketlerin iflaslarıyla karşı karşıya kaldı. 

• Tercih zorunluluğu garantili kazançları kaybettirebilir. Buy the dip stratejisini izlemek, risk almakla eşdeğerdir. Bu noktada daha az riskli temettü hisselerine yatırım yapmaktan vazgeçip, düşüş eğilimi gösteren şirketlere yatırım yapmayı tercih edebilirsin. Böyle olunca temettünün garantili pasif getirilerinden vazgeçmiş, risklerin daha yüksek olduğu bir strateji seçmiş olabilirsin.  
• Doğru zamanlamayı tahmin edemeyebilirsin. İş dünyası ve piyasalar oldukça değişkendir. Örneğin makroekonomik göstergeler sebebiyle görülen bir düşüş eğrisi sırasında bir şirketin hisse senedini satın alabilirsin ve sen işlemlerini tamamladıktan sonra şirket bir skandalla gündeme gelebilir. Böylece düşüşün boyutları değişebilir.

Burada kısa bir not düşerek yatırım yaparken duygularını bir kenara bırakman ve tamamen aklının işaret ettiği yolda adımlar atman gerektiğini hatırlatalım. Şayet böyle bir yaklaşım benimsiyorsan, çoğunlukla uzun vadeli yatırımlara odaklandığını varsayabiliriz ki bu durumda “buy the dip” stratejisinin tam olarak senlik olmadığını fark etmişsindir.

Düşüşü satın alırken riskleri yönetmek

Yazının önceki bölümlerinde buy the dip stratejisinin riskli olduğunu, dezavantajlarının çoğunlukla avantajlarından fazla olduğu söyledik. Yine de bu stratejiyi uygulayarak şansını denemek istiyorsan, riskleri yönetmek için yapabileceğin bazı maddeleri bu bölümde açıklıyoruz.  

• Bütçeni sınırla. Düşüşü satın alma stratejisini izlemeye karar verdiysen öncelikle yatırım miktarına bir limit koyman gerekir. Bu miktarın gözden çıkarabileceğin, kaybetmeyi göze alabileceğin bir seviyede olmasına özen göstermelisin.  

• Düşüş oranını belirle. Bir hisse senedi hangi oranda düştüğünde satın alma emri vereceksin? Düşüş oranını belirlerken %10 gibi makul seviyelerde tutmaya çalışmalısın. Daha fazla düşmesini beklersen stratejini uygulama fırsatı bulamayabilirsin.

• Nelerden vazgeçtiğini bil ve “buy the dip” stratejisinin alışılmışın dışında olduğunu kabul et. Düşüşü satın almak için ayırdığın bütçeyi başka ne için kullanabilirdin? O miktarla daha az riskli yatırımlar yapabilir miydin? Kendine bu soruları sorman, genelde tavsiye edilebilir gibi görünen bu yöntemin alışılmışın dışında bir strateji olduğunu fark etmen için oldukça önemli.  

• Riskleri anla. Düşüşü satın almak uzaktan baktığında güçlü bir yatırım stratejisi gibi görünebilir zira bir ürünün fiyatı düştüğünde satın almak psikolojik anlamda oldukça mantıklıdır. Öte yandan, başarılı bir uzun vadeli yatırımcı olabilmek için zaman içinde duygusal ve psikolojik önyargıları yenmen gerekir. “Buy the dip” stratejisini denemek istiyorsan, ölçülü olman gerektiğini ve riskleri tam anladığından emin olduğunu bilmen gerekir.
  
  

Papara Yatırım Hesabını aç, yatırım stratejilerini hemen dene!

Paparalı, Papara Yatırım Hesabınla Amerika borsaları Nasdaq ve New York Menkul Kıymetler Borsası’nda sevdiğin, tanıdığın, çalışmalarını desteklediğin şirketlerin hissedarı olabileceğini biliyor muydun? Papara Yatırım Hesabın sana, buy the dip ya da uzun vadeli temettü yatırımcılığı gibi farklı stratejileri denemen için ihtiyaç duyduğun her şeyi sunar. Canlı piyasa verileri, analist tahminleri, anlık emirler ve anında para transferi gibi özelliklerle gelen Papara Yatırım Hesabı, parça hisse özelliği sayesinde yatırım bütçeni sınırlamanı, küçük miktarlarla yeni stratejiler denemeni de olanaklı kılar.

Papara Yatırım Hesabını dakikalar içinde açmak ve Türkiye’de Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), ABD’de Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) tarafından güvence altına alınan yatırım işlemlerine başlayabilirsin. Unutma, Papara Yatırım Hesabında yapacağın 500 bin dolara kadar yatırımlar, Menkul Kıymetler Yatırımcı Koruma Kurumu tarafından korunur.  

Hızlı, güvenli, kolay ve keyifli yatırım süreçleriyle hemen tanış.

Henüz Paparalı değilsen şimdi aşağıdaki butona dokunarak ücretsiz hesabını açabilir, hesabını doğruladıktan sonra Yatırım Hesabını oluşturabilir ve dünya devi şirketlerin hisselerine ortak olmaya başlayabilirsin!

Papara Hesabı Aç!